GİDERKEN BANA BİR ŞEYLER SÖYLE

Elif Çivi tarafından 5 Haziran 20195 Haziran 2019 tarihinde yayınlandı

“O BENİM OĞLUMDU, NEDEN BENİM OLANI, BANA AİT OLANI ELİMDEN ALDI.”

Giderken Bana Bir Şeyler Söyle

Mustafa Ulusoy

Ölüm, ne tarifsiz bir duygu öyle değil mi Sevgili Okurum,

Ne değişik ve idrak edilmesi zor bir durum. Oysa ki dünyaya geldiğimiz andan itibaren bu duyguyu, kavramı sıkça duyup her an başımıza gelebileceğini konuşur dururuz. Mustafa Ulusoy Beyefendi ise kaleme aldığı bu kitabında terapilerinde karşılaştığı vakalarını paylaşmış bizimle. Küçük espri mahiyetinde hastalarının isimlerini Renklerle anmış. Çok hoş ve zarif bir hareket olmuş. Turuncu hanım, Dr. Mavi, Beyaz, Kahverengi, Gri…

Kitabın ilk bölümlerinde olan Turuncu Hanımın, oğlunu kaybettikten sonra ki sözleri oldukça yürek burkan cinstendi. Ve kendimi sorgulamama sebep oldu. Sevdiklerimizi kaybettiğimizi hayal etmek daha güç geliyor. Hep yaşasınlar hiç gitmesinler istiyoruz. Bazılarımız belki aşırı diyebileceğimiz cinsten çok bağlı ailesine, arkadaşlarına sevdiklerine ya şimdi diyeceksiniz ki sen nasıl birisin yahu elbette insan anne babasına bağlı olur. Tabii bunu asla yadırgamam bende öyleyimdir, ama aşırı diyerek tanımladığım insan tipleri ciddi anlamda aşırı bağlılık yani anne babası olmadan ya da çok sevdiği insanlar olmadan yaşayamayacak duruma geliyorlar. Bu durum da ne kadar kabul edilebilir tartışmaya çok açık bir konu. Velhasıl kelam, inanışımız gereği ölüm bize hak olan bir durum öyle değil mi ? Haşa bunu sorgulamıyoruz, ama insanoğlu işte ne kadar bilsek de bir gün gelip bizi de bulacağını ama asla başıma geldiğinde de kabul etmiyoruz işte…

Neyse dönelim kitaba, bahsetmiştim ya Turuncu oğlunu kaybettiğinde söylediği sözler diye, başlıkta da yer verdiğim gibi, o benim oğlumdu, neden benim olanı, bana ait olanı elimden aldı. Diyerek birazcık da isyan boyutuna girerek yakındı kadıncağız. Evet başına gelen durum tarifsiz, anlatılamaz, anlatılsa bile hissedilemez bir durumdu. Dr. Mavi de öyle dedi zaten, “belki sadece acını görebilirim, hissederim demiyorum, sadece görebilirim belki.”

İşte Ölüm dediğimiz olgu gerçekten öyle birinin başına geldiğinde hissedemiyoruz yalnızca görebiliyoruz. Ne hissedebiliyoruz ne de idrak edebiliyoruz.  Değerli Mustafa Ulusoy’un terapiye gelen hastalarına yaklaşımı çok iyiydi yalnız. Benim dilim dönmüyor fakat kitabı muhakkak okuyun derim. Hele de böylesine ciddi bir olguyla başa çıkmanız gerekiyorsa…

Sevgili Okurum,

Bu kitabı çok daha güzel ifade edebilmeyi isterdim, fakat ÖLÜM dediğimiz olgu her zaman aklımı kurcalayan ve idrakın da her zaman zorlandığım bir olgu.

Duam odur ki bu olguyu en güzel şekilde idrak edelim, Rabbim o an geldiğinde gülümseyerek karşılamayı nasip etsin bizlere…

Allaha Emanet Olun…