DÜNYANIN VAKTİ

Her doğanın öldüğü şu garip dünyaya geldik gidiyoruz. Kainat üzerinde vazifesini tamamlayan her ne varsa başka vazifelere bürünüyor. 4.6 milyar yaşında olan dünyamız belgelenen 5 büyük buzul çağı atlatmış. Gelmiş geçmiş biyoçeşitliliği düşünsenize, insanın havsalası almıyor. İsmini cinsini bilmediğimiz nice hayvanat ve nebatat ölüyor toprağa suya karışıyor velhasıl yıllar geçtikten sonra bize hali hazırda kullandığımız petrol doğalgaz kömür vs. yenilenemez enerji kaynağı olarak karşımıza çıkıyor. Kainat boşluk götürmüyor her şey hareket halinde, en küçük hücrelerimizden en büyük gezegenlere kadar keşfedilmiş ya da halen keşfi bekleyen…
Biz bu ahengin neresindeyiz peki?
Bu zamanın içinde insan için halk edilmiş her ne varsa vazifesini tamamlamaya çalışan her varlığın önünde bir engel mi yoksa bu temaşanın tefekküründe halinden haberdan bir adem miyiz?
Şimdi bir düşünelim. Dünyanın atmosferini kirletip iklim değişikliğinden dem vuran, toprağa her türlü çöpü karıştırıp kirlilikten şikayetlenen, israfın en büyüğünü yaptığımız su kaynaklarının azlığından kaygılanan, dünyanın yeşilini tüketip heryere binalar diken sonra da gölgelenecek yer bulamayan kim!
Plastik türevli bir atığın toprağa karışması ortalam 500 ila 1000 yıl kadar sürüyor. Düşünsenize üretmekten ziyade sürekli tükettiğiniz şu zamanda arkamızda bıraktığımız çöp yığınlarını…
Şöyle bir durup yere attığımız küçük bir izmaritten hiç kullanmadan çöpe yolladığımız eşyalarımızı düşünelim. Nerede yanlış yapıyoruz bir farkına varalım yoksa 7.8 milyar insana ev sahipliği yapan dertli dünyamızı ilerleyen vakitlerde nasıl bir hal bekliyor tahayyül edemiyorum. Rabbim eşyanın hakikatini bizlere göstersin. Vesselam.