Sanat… her bir dalında ayrı bir renk, ayrı bir tat olan bir ağaç gibi… fotoğrafçılık bir sürü tekniği olmakla birlikte aslında amacı, insanın görmediğini göstermektir.
Her gün farkında olmadan bir sürü güzelliğin yanından geçiyoruz. Hayatın telaşı bizi sürüklerken kaçırdığımız çok şey var. Bir yağmur sonrası düşen yağmur damlalarının bir çiçeğin üzerindeki o nefis görüntüsü mesela…
En son ne zaman farkında olduk açan bir çiçeğin?… Ya da en son ne zaman bir yağmurda ıslandık doyasıya… ıslanmak ve üşümek kaygısı olmadan… düşen her yağmur damlasını bir meleğin indirdiği bilincinde dua ettik gökyüzüne bakarak?…
Bakmak yetmiyor bazen görmek için… Daha yakından bakmak ve üzerinde düşünmek gerekiyor. Belki de hiçbirimizin vakti yok bir çiçek üzerinde bu kadar düşünmeye ya da yağmurda ıslanmaya… ama hayat bir şekilde akıp giderken elimizde hep bunlar kalacak. Gördüğümüz ayrıntılar ruhumuzu inceltecek. İşte fotoğrafçı bunu yapmaya çalışıyor, görmediklerimizi göstermeye çalışıyor. Hani yaşarken kaçırdıklarımızı bir kare ile ellerimize vermeye çalışıyor.
Fotoğraf tutkum küçük yaşlarda başlamıştı. Babamın antika bir fotoğraf makinesi vardı çalışmayan. Akşama kadar elimde makine gezerdim. Yürürken yolda gördüklerimi zihnimde bir kareye sığdırmaya çalışırdım. Sonra akıllı telefonlar çıktı meydana. Fotoğraf çekmek değildi mesele. Mesele insanların görmediklerini göstermekti. Ben insanlara kaçırdıkları güzellikleri göstermek istiyordum. Ve elime ilk makinemi aldığımda şaşırmıştım, her bulduğum çiçeği çekmeye başladım. Nerede küçük bir güzellik görsem onu çektim. Fotoğraf makinesi bana tefekkür etmeyi öğretti. Bazen bir su damlası görünce gözüm doldu. Bazen açan bir çiçeğe deli gibi sevindim. Rahman’ın yeryüzünde yarattığı en ufak bir canlının bile ne kadar mükemmel olduğuna şahit oldum defalarca. Güneş günün her saatinde ışığıyla yeryüzünde neler gösterdiğine şahit oldum.
Şirinlerin evleri gözümüzün önündeymiş. Hatta ezip geçiyormuşuz üstünden. Bazen bunları gördüm. Bazen bir yaprağın üzerindeki desenlerdeki tekvin sıfatının, cemal sıfatının güzelliklerini müşahede ettim. Biz bu çağda her şey gibi fotoğrafın sanatını da bozduk. Her anımızı çekmekten, anıları yaşayamadan depolamadan hayatı kaçırdık. Bu yazıyı kaçırdıklarımıza vesile olsun diye yazdım. Fotoğrafa tefekkür vesilesi olarak bakalım diye. Bu ay ödevimiz bu olsun…
“Bakmazlar mı yağmur yüklü bulutlara ve görmezler mi nasıl yaratılmış onlar? Ve bakmazlar mı göğe, nasıl yükseltilmiş? Ve dağlara nasıl sağlamca dikilmiş? Ve toprağa nasıl yayılmış?” (Ğaşiye, 17-20 )
‘’O Allah ki, yarattığı her şeyi güzel yapmıştır…” ( Secde, 7 )
ÖRNEKLER;
Yapraktaki güzellik…
Damlaların ahengi…