EYLEM YA DA EYLEMSİZLİK

Gözlerimi açtığımda saat 09.12 idi. Dün gece üzerime üşümeyeyim diye örttüğüm yorgan bu sabah sanki olduğundan daha ağırdı. Yapılacak tonlarca iş vardı ancak bunları yapmaya hâlim yok gibiydi. Bu isteksizliğimin sebebi ise planladığım her şeyin tepetaklak olmasıydı. Bir hafta kadar tatil yapacak, sonrasında işlerime odaklanacaktım. Daha yoldayken planlarımı değiştirmek zorunda Devamı…

önce , Elif Gül tarafından

HER KAYBOLUŞUN BİR HUDUDU VAR

Saat 00.44 sularıydı. Yorgunluğum gözlerimden, bedenimden, her bir zerremden görülüyordu. Yatakta öylesine uzanmış ama uyumamıştım. Yaşadığım belirsizliğin sonuçlarını düşünmekle meşguldüm. Hayat bana sanki bu sene maraton koşturmuştu. Umduğum şey ise bir gün hayatımdaki tüm belirsizliklerin biteceği, öyle ya da böyle sonuca varacağımdı. Sanki ben koştukça bitiş çizgisi benden uzaklaşıyordu. O Devamı…

önce , Elif Gül tarafından

EDİLGEN KELİMELER

Yine edilgen kelimelerle konuşup durdum, Muhtemelen bunun açıklamasını kendime bile yapmayacağım.   Konuşmak ile susmak Bir terazinin iki koluna oturmuş bana bakıyor sanki Diyorum ya: ‘’Dökülen kelimelerime fırça darbesi vuramam.’’ Ayrıca benim kelimelerim müziğin ritmine de ayak uyduramaz pek. *** O halde ben de Bana has üslubu bulana kadar Kalemimi Devamı…

TAKVİM YAPRAKLARI ANISINA

Zaman geçişleri artık takvimin yapraklarını çevirmek kadar kısa. Birinin sanki zamanın elinden tutup onu kaçırdığı gibi benden, elimde tuttuğum takvim yaprağını dahi rüzgara kaptırdım. Zamanın böylesine elimden kayıp gitmesini başka nasıl tasvir edebilirim bilmiyorum. … O kadar çok baktım ki takvimin ön yüzüne. Arka yüzden bihaber oldum. … Okuyamadığım, göremediğim Devamı…

MUAMMA

Uyudum Ve uyandım. Bir kelime seçtim kalbimin en kuytusundan,   Mesafe ile ölçmeyeceğim. Dil ile telaffuz edemeyeceğim.   Ne bir hoşça kal ne de elveda, Bu bende derin bir muamma.   Mekân-insan arasındaki o görünmez hece, Barındırıyor hüznü her gece.   Kimin ardından unuttumsa su dökmeyi, Orada hep bir gurbet Devamı…

SEÇEMEYİŞİMİN SEÇİMİ -bir gelgit-

Sadece Durdum Oturdum ve öylece Seyrettim, Sahildeki maviliğin bana çarpışını. * Benim gelgitlerim arasında              Dalgalar da Geldi ve gitti. * Beni boğan gelgitlerim, Denizin dalgalarının geliş ve gidişleriyle yarışıyordu. * Seçemeyişimin dahi seçimini Neden yapmak zorundaydım ki? *                         Bir gel bir git,             Bir git bir gel… * Devamı…

SANMALARIN SANRILARI

Bu haslet artık benim Yitik parçamdı, Öyle sandım. * Sanmaların sanrılarını Görmüşüm, Apaçık gözlerle. * Anladım ki Kendimeymiş zulmüm. * Ki bilirsiniz bazı kavramlar da Benim yitik parçam, derdim. * Hayatın pencereme atıp Beni ürperttiği taş * İçimde merhametin Ölmediğinin kanıtıymış. * Ah, o korku! O, ürkek Tavrım… * Bazen Devamı…

BİTTİ O ŞİİR

Bir şiire başlarken gelen o duyguya; ilhama, Gem vurulamıyormuş bunu yaşayıp öğrendim. * İlerleyen satırlar bazen insanı doğruyormuş, Bunu da hece hece öğrendim. * Mısralar bana, kıtalar ötesi duygular yaşatabilirmiş, Bunu mürekkep gibi akan gözyaşlarından öğrendim. * Şiire söylenecek çok söz, yazılacak çok mısra vardı, Ama yazamıyormuş insan bunu da Devamı…

BİR NEBZE İNŞİRAH

Sevgili Patika Okurları, Bu ayın teması ‘’inşirah’’ Ve haddim değil ama bildiğim kadarıyla ve araştırmalarımdan yola çıkarak inşirah suresine değinmek istedim.   İnşirah suresi Kur’an-ı Kerim’in 94. Suresi ve 8 ayetten oluşur. Mekke döneminde nazil olmuştur. İnşirah kelimesi ‘açılmak’ ve ‘genişlemek’ anlamlarını taşır. Benim için surenin en can alıcı yeri: Devamı…