Indira Gandhi
Hindistan’ın hem tek kadın başbakanı hem de en uzun süre görev yapmış ikinci başbakanıydı İndira. Mahatma Gandhi ile hiçbir akrabalığı olmadığı halde aynı sonu yaşadılar. O da Mahatma gibi suikast kurbanı olmuştu..
Hindistan’ın anası olarak bilinen, hayatını politikaya adamış, güçlü kadın. 493 milyonluk bir ülkenin başkanı olmuş, Hindistan’ın en zor zamanlarında aldığı kesin kararlarla ülkeyi ileri götürmüştür.
Asıl adıyla İndira Priyadarşini Gandhi 19 Kasım 1917 yılında Allahabad’da Britanya Hindistanı diye tanımlanan Hindistan’ın, İngiliz Kolonisi olduğu yıllarda doğdu.
Zannedildiği gibi Mahatma Gandhi‘nin kızı değil, Jawaharlal Nehru’nun kızıdır. Babası milliyetçi bir önder ve Bağımsız Hindistan’ın ilk başbakanıydı. İndira’da babasının izinden gidecekti.
Siyasete girmesi ise 12 yaşında olacaktı. Hindistan’ın bağımsızlık mücadelesine küçük yaşında destek olarak “Maymunlar Tugayı” adında, kız ve erkek çocuklarından oluşan ve Özgürlük Savaşçıları arasındaki iletişimi sağlamayı amaçlayan bir örgüt kurdu. 1938’de üyesi olduğu Kongre Partisi’nde 1955’ten sonra yürütme komitesinde yer alarak aktif olmaya başladı.2 Şubat 1959 yılında ise parti başkanlığına yükseldi. Lal Bahadur Shastri hükümetinde basın ve yayın bakanı olarak görev yaptı. İndira siyaset zirvesine, merdivenleri istikrarlı bir şekilde tırmanarak yükselmeye devam ediyordu. Shastri’nin ani ölümüyle şoke giren Kongre, oy birliği ile İndira’yı başbakan seçti.
Üniversite’den sonra babasına destek olmak için 1947’de başbakanlık danışmanlığı yapmaya başladı. Bu süre boyunca siyasette aktif oldu ve mesleğini öğrendi.
İndira Batı Bengal’de Visva Bharati Üniversitesi’nde ve Oxford Üniversitesi’nde eğitim görmüş zeki bir kızdı. Oxford’da tarih ve antropoloji eğitimi aldı. Bu dönemde Oxford’da bir Parsi (Parsi: Güney Asya’da yaşayan Zerdüşt bir halk) öğrenci olan, Hindistan Ulusal Kongresi’nin (INC) üyesi Feroze Gandhi ile tanıştı. Çift 1942’de evlendi, aynı yıl İngiltere yönetimine karşı çalışmaları nedeniyle eşi ile birlikte tutuklanarak 13 ay hapse mahkum oldu. İndira 1944’de kendisinden sonra başbakan olan ve aynı şekilde suikasta uğrayan oğlu Rajiv Gandhi’yi ve 1946’da da Sanjay Gandhi’yi dünyaya getirdi.
Gandhi ailesinin gelini olan 20. yüzyılın en güçlü ikinci kadın siyasetçisiydi. Kongre partisi olarak bilinen Hindistan’ın kurucu partisindeki ihtilaflardan sonra sol kanadın lideri olarak başbakanlığı aldı. zaman zaman sovyetler birliği bazen de ABD’ye yakın siyaset güden bayan gandhi en büyük başarısını tarım ve sulama politikalarında gösterdi fakat doğum kontrolüyle alakalı politikaları halktan tepki gördü ayrıca büyük oğlunun otomobil şirketi yolsuzluğu da onun iktidarı kaybetmesine sebep oldu. İkinci kez başbakanlığa gelmesi 1980 yılında olacaktı. Bu defa ülkede dev gibi bir ayrılıkçı sih sorunu vardı. Sihler kendi içlerinde mutedil veya silahlı mücadeleyi savunan gruplara ayrılmıştı. Bunlardan en azgın ve kışkırtıcı olanı singh bhindranwale idi. Sihlerce bizdeki kabe-i muazzama’ya denk bir kutsiyet atfedilen altın tapınağı hem propaganda hem de silah deposu haline getirmişti. İndira gandhi büyük bir zamanlama hatasıyla,bu tapınağa büyük bir askeri operasyon düzenletti, sadece terörist sihler değil orada dua için bulunan binlerce sihi de katletti. Bu olay sihler nedzinde gandhi’ye karşı büyük bir nefret duygusu uyanmasına sebep oldu. Ne tuhaftır ki gandhi’nin en yakın iki koruması sih idi. Kendisi operasyondan sonra yakın korumalarını değiştirmesi hususunda uyarılmışsa da onlara çok güvendiğini belirtmişti. 1984 senesinde aktör Peter Ustinov ile yapacağı bir röportajdan kısa süre önce Sih korumaları tarafından yakın mesafeden silahla ateş edilerek öldürülür. Bundan sonrası sih azınlığa karşı büyük bir kıyımı başlatır. Ülkenin tekrar durulması uzun zaman alır. Kendisinin yerine tahta (bence tahttır bu) geçen oğlu Rajiv Gandhi de şüpheli bir uçak kazasında 1991’de ölür. İndira gandhi soğuk savaş döneminin sembol figürlerinden biri olarak tito, nasır, enver sedat, mao, kruşçev, nixon gibi liderlerin yanında tarihteki yerini aldı.
Bizim dilimizde ise argolaşmış bir kelime olarak, yıllardan beri insanların diline yapışmış, bir şeyi cebe indirmek maksadında kullanılan, terim ya da sözcük olarak kullanılır indiregandi. Böylesine güçlü ve ülkesinin bağımsızlığı için mücadele etmiş bir kadını böyle bir kullanıma yakıştırmak ne kadar doğru sizce?
Çok güzel bir sözü vardır İndira’nın; “Bir millet uyuyorsa uyandırmak kolaydır. Uyumuyor da uyuyor gibi yapıyorsa, ne yapsanız nafile, uyandıramazsınız.”
Ayrıca 17-25 Aralık İndira Gandhi’yi anma haftası olarak kutlanmaktadır.
İndira Gandhi’nin beni etkilediği yönleri; yaşadığı birçok olumsuzluğa rağmen pes etmemesi, dik durması ve ayrıca mücadeleci yönü, kendisinin özgürlüğü ve ülkesinin bağımsızlığı için canla başla savaşmış olmasıdır.
Hindistan’ın ilk ve tek kadın başbakanı olan İndira Gandhi’ den öğreneceğimiz çok şey var aslında. Bize, kadını zayıf ve aciz gören zihniyetin aksine kadının gücünü ve neleri başarabileceğini göstermiştir. Bu sebeple örnek alacağımız bir insandır umarım herkes kendine bir ders çıkarır İndira Gandhi’nin kişiğinden ve yaşamından..
KAYNAKÇA
K.A. Abbas, Indira Gandhi: Return of the Red Rose, 1966 ; K. Nehru Hutheesing, Dear to Behold: An Intimate Portrait of Indira Gandhi, 1969.
http://www.filozof.net/Turkce/tarih/tarihi-kisilikler-sahsiyetler/20692-indira-gandhi-kimdir-hayati-donemi-hakkinda-bilgi.html
https://tarihnedio.com/indira-gandhi-aslinda-kimdir/
https://www.uludagsozluk.com/k/indira-gandhi/2/
0 yorum