Ayın Filmi “İçimdeki Yangın”
Bir kadın çok ağır darbelere rağmen ne kadar güçlü kalabilir…
Filistinli bir göçmenle gizli ilişki yaşayan ve aynı zamanda Hristiyan olan Nawal aynı zamanda sevdiği adamdan gayrimeşru bir bebeğe sahiptir. İlişkinin açığa çıkmasıyla ani bir ölümle karşılaşıyoruz, Nawal sevdiği adamı ani bir şekilde hem de aile üyeleri tarafından öldürülerek kaybediyor.
Bebeğini doğuruyor ve bebeğine onu ilerde bulacağına dair söz veriyor. Doğumdan sonra bebeğe yapılan üç noktalı dövme sayesinde, ilerde bebeği bulmaya çalışacağı izlenimini alıyoruz seyirci olarak.
Başka bir yere üniversite okumaya gider Nawal ve orada da içindeki güçlü kadından hiç ödün vermeden bir yandan hem bebeğini düşünür bir yandan da siyasi durumlarda yer alır. Ve bir şekilde kendini bebeğini bulmak için eski yollara atar. O yollar eski tavırlarından hiçbir şey kaybetmeden devam ettirmektedir ahvalini. Yaptığı bir taşıt yolculuğunda, dinin nefretleştirildiğini gösteren sahneler yer alıyor. Hangi dine mensup olursa olsun merhametini kaybetmemiş bir insanın elinden geldiğince yardım etme çabasını da gözlemleyebiliyoruz. Nefretleştirilen dinin kurbanlarının çaresizliğini de…
Eski köyüne döndüğünde bebeğini bulacağını düşündüğü yetimhanenin aslında yine iç savaş nedeniyle yıkıldığını ve çocukların oradan götürüldüğünü öğrenen Nawal yeniden yıkılır… Ama her yıkılmadan sonra daha güçlü kalkmaya çalışıyor gibiydi. Daha güçlü ve hasretin arttırdığı daha sabırsızlıkla…
Bebeğini bulmaya çalışırken “Hayatın bana öğrettiklerini düşmanıma öğretmek istiyorum” diyerek işin politika kısmına da cesur adımlara girer. Ve “Şarkı Söyleyen Kadın” ismini alacağı 72 numaraya 10 yılı aşkın süre hapsedilir. Çeşitli işkencelere rağmen şarkı söyleyerek direnç gösterir onlara Nawal. Ve bir kadının istemeyeceği en ağır şey belki de, tecavüze uğrar Nawal, bir işkence türü olarak. Ebu Tarık isimli bir adamdan hamile kalmıştır. Hapiste doğum yapar Nawal ikiz bebekleri olmuştur. Bu ikiz bebeklere de sahip çıkar ve büyütür onları. Ölümü yaklaşınca da onlara vasiyetini içeren mektubu bırakmıştır Nawal… Bir çocuğundan abisini; diğerinden babasını bulmasını istemiştir.
Asıl etkiyi sonunda verdiği için ve belki izlememiş olma ihtimaliniz olduğu için filmin sonundan bahsetmeden devam etmek istiyorum, izninizle.
Film geri dönüş sahneleriyle; annelerini arayan çocukları ve bebeğini arayan anneyi çok güzel betimlemesiyle beni çok doyurmuştu. Oyunculukların ve filmin genel ışığı da filmin konusuyla oldukça uyumlu gelmişti… Birden fazla izledim ve hala izleyebilirim.
Genel olarak ana karakter olan Nawal karakterine odaklanılsa da bir iç savaş çocukları ne kadar etkiler onu da derinden anlatıyor film bana göre. Bittikten sonra başlayan filmlerden. Etkisi bende ve önerim üzerine izleyen çoğu kişide bir süre devam etmişti. Sizi de etkileyeceğini düşündüğüm bir film İçimdeki Yangın…
Bir kadını, savaştaki, iç savaştaki bir kadını en güçlü aynı zamanda en çaresiz halleriyle gözlemleyebileceğimiz bir film İçimdeki Yangın…
0 yorum